BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ, MASAL  ADASI BALİ,

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içerisinde kalbur zaman içerisinde dağların çok ötesinde, denizlerin taa en uzaklarında  dünyalar güzeli bir ada varmış, bu ada cennet gibi çok güzelmiş, insanları da çok mutlu ve hoş görülüymüş, diyelim ve bu masal tadındaki Bali izlenimlerimi sizlere sunayım.

Endenozya’ nın başkenti Cakarta’ dan havalanan uçağımız yaklaşık 3 saat sonra Bali havaalanına indi, havaalanı denize oldukça yakındı ve modern ve büyük bir hava alanı değildi, ama tropik adanın tüm özelliklerini yansıtıyordu. Önceden anlaştığım yerel rehber uçaktan iner inmez geleneksel bir şekilde çiçeklerle örülmüş gerdanlıkları boynumuza astı, daha sonra aracımızla Kuta da bulunan otelimize doğru yola koyulduk.

Bali’ yi wikipedia’ yı esas alarak tanıyacak olursak, Bali, Küçük Sunda Adalarının en batısında yer alan Endonezya’ya bağlı bir adadır. Batıda Cava, doğuda ise Lombok adasının arasında kalır. Başkenti Denpasar’dır.

2012 yılı sayımlarına göre 4.22 nüfusa sahip olan adanın 93.2%’si Hindu geri kalan kesimin çoğunluğu ise Müslümandır. Bali ayrıca Endonezya’nın en turistik adasıdır. Dans, heykelcilik ve resim gibi sanat dalları gelişmiştir.

Bali’ nin başkenti Denpasar’ dır, burası son yıllarda yoğun bir şehirleşme içerisinde bulunan çok kalabalık, motosikletlerle dolu bir kenttir, tabii ki müzeler, alışveriş merkezleri, tapınaklar vardır ama turizm ülkenin diğer yerlerinde yoğunlaşmıştır. Amacımız da da zaten doğa harikası Bali’ yi görmek, gezmek yaşamak olduğu için Denpazar dışındaki diğer yerleri anlatmaya geçeyim ben,

Kaldığımız otel Kuta da meşhur Kuta plajlarının kenarında bulunan otellerden birisiydi, ahşap ve modern bir yapısı vardı ve yerel tarzdaydı, gündüz denize girmek mümkün ama bizim ege, Akdeniz sahillerimiz gibi değil tabii, hemen derinleşiyor deniz, özellikle sörfçülere hitap eden dev dalgaları görebilmek çoğu zaman mümkün olabiliyor.

Kuta da sahil şeridine paralel bir çok otel, kafe, restoran ve masaj salonları var, buralar özellikle akşamdan sonra çok hareketleniyor, her taraf cıvıl cıvıl, bir çok farklı mutfak bulunabilir. Canlı müzik sesleri hoş bir şekilde dışarılara taşıyor, Bali’ ye kadar gelmişken masaj yaptırmadan gidilmez tabii ki, fiyatları ise kategorisine göre değişmek üzere saati 10 usd ile 20 usd arası, ama bu konuda gerçekten deneyimliler, bana masaj yapan terapist masaj ile ilgili bir de yüksek okul olduğunu söyledi, ben onun yalancısıyım, doğru mu değil mi araştırmadım ama gerçekten çok ustalar. Öz olarak söyleyecek olursam Kuta çok güzel bir yer, kalınacak yer olarak tavsiye edebilirim.

Bali’ nin hemen hemen her tarafında çok fazla Avusturalya’ lılar var, sanki bizlerin Çeşme’ si, Bodrum’ u gibi Bali de onların adeta yazlık yerleri olmuş, marketlerde, plajlarda, yani her tarafta onlarla karşılaşabilirsiniz,

Ubud  biraz iç kısımda kalıyor, burası da yeşillikler içerisinde bir kasaba, Bali’ nin kültür ve sanat merkezi diyorlar, burada meşhur sanatçıların eserlerinin sergilendiği sanat evleri, yerel bali dans gösterileri ve hindu tapınakları görülebilir, gezilebilir. Hediyelik eşya dükkanların da da yerel birtakım şeyler satın alınabilir, yol boylarınca gümüş işleme atelyeleri ve hediyelik ahşap işleme yerleri karşınıza çıkacaktır. Yine yol boylarında bahçe kenarlarında, kakao, karabiber veya vanilya alabilirsiniz. Bali’ nin neresinde  olursa olsun,  Hinduizmin mistik havasını hissedebilmek için bir yerel dans gösterisini mutlaka izlemenizi tavsiye ederim.

Görülecek yerlere devam edelim izninizle, adanın içlerine doğru girerken Kintamani Yanardağı manzaralı bir dinlenme ve gözlem yeri var, orada güzel bir manzara eşliğinde yemeğinizi yiyebilirsiniz. Yine yol kenarlarında  teraslar halinde yapılmış pirinç tarlaları oldukça orijinal görünümler sunmaktadır.

Gelelim meşhur hani o dünyanın her tarafında resim karelerine giren, tabloları süsleyen tapınaklara, Tanah Lot, kayalık bir adacık üzerinde kurulu bu egzotik deniz tapınağı gerçekten muhteşem, Tapınak, açık denizde yıllar içinde  gel git etkisiyle şekillenen geniş bir kayalık üzerine oturtulmuş. Tapınağın 15. yüzyılda rahip Nirartha tarafından yapıldığı söylenmektedir.

Tanah Lot Bali Mitolojisi’nin önemli bir parçasıymış, tapınağın altında bulunan zehirli deniz yılanlarının  tapınağı kötü ruhlardan koruduğuna, Nirartha’nın eşarbından meydana gelmiş dev bir yılanın ise tapınağı fiziksel olarak koruduğuna inanılıyormuş.

Bir başka rüya tapınak da Ulun Danu Bratan Temple, burası deniz seviyesinde oldukça yüksekte Bedagul diye bir köy sınırlarında ve Bratan Gölü kenarında muhteşem bir güzellikte bir Hindu tapınağı, 17.yüzyılda yapıldığı söyleniyor.

Bu köyde Bali’ nin çoğu yerinde rastlanılmayan Müslüman bir azınlık var ve tapınakların karşısına doğru tepenin üzerinde küçük bir camii mevcut.

Bali’ den dönüşe geçerken ilave olarak bir şeyler daha söyleyeyim,  maymun ormanı ve buradan yol kenarlarına sarkan sevimli maymunları besleyebilir ve fotoğraf çektirilebilir, tropik bölgelerde yetişen bin bir çeşit ve lezzette meyveler tadılabilir, dünyanın en pahalı kahvesi olan ve burada üretilen Luwak kahve denenebilir, yerel rehberlerle düğün veya cenaze törenleri izlemek organize edilebilir, adını sayamadığım birçok tapınak da yine yol kenarlarını süslemektedir.

Bu masal adayı hayal dünyama yükleyerek yine Cakarta üzerinden veda ediyorum.