UZAKDOĞU’ DAKİ LAS VEGAS MACAO
Bir haftalık Hong Kong seyahatime gitmeden önce yakınlarında bulunan eski Portekiz sömürgesi olan Macao’ yu da gezeceğim yerler arasına almıştım. İlkin Vikipedia’ yı referans vererek Macao hakkında kısaca temel bilgiler vereyim,
Makao tam adı, Çin Makao özel yönetim bölgesi, Çin’in güney kıyısında bulunan, 20 Aralık 1999 tarihine kadar Portekiz’e bağlı sömürgesiydi, bu tarihten itibaren Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı özel yönetim bölgesi olmuştur.
1557’de Portekizlilerin bir ticaret üssü ve Çin’de misyonerlik çalışmaları merkezi olarak kurdukları Makao’nun yönetimi, 1887’de Çin hükümeti tarafından Portekiz’e bırakılıp, bu antlaşma 1979’da yenilendi. 1987’de Çin ile Portekiz arasında, Makao’nun 1999’da Çin’e geri verilmesini öngören bir antlaşma imzalanmış.
1976’da büyük ölçüde özerklik tanınan, 1990’da özerkliğin sınırları yeniden genişletilen Makao, 1999’a kadar Portekiz hükümeti tarafından atanan bir vali tarafından yönetilmekteydi.
Bu bilgilerden sonra Macao gezimi anlatayım, Hong Kong ikinci kere gittiğim ve ikincisinde bir hafta kaldığım en favori destinasyonlarımdan birisidir. Hong Kong da Kow Loon bölgesinde kaldım, Macau’ ya buradan feribot ile gitmek mümkün, feribot terminali de kaldığım otele yürüme mesafesi yaklaşık yirmi dakika kadardı. İlk feribot saat 07.00 de idi ve erken kalkıp sabah boş sokaklarda koşarak feribot terminaline gittim, bu arada bir hanım da terminal tarafına koşar adımlar ile gidiyordu, ikimizde aynı yere gittiğimizi anladık, tanıştık ve Macao’ ya beraber gittik, bu arkadaşım Hawai asıllı bir Amerika’ lı hanımdı.
Feribot yolculuğu yaklaşık bir saat sürdü, denizde dalga da olduğu için oldukça sarsıntılı bir yolculuk yaptık. İnişte Macao’ ya giriş için vize uygulaması olmasa da giriş te pasaport ve giriş bilgileri doldurulan kontrol noktaları vardı. Bu işi tamamladıktan sonra terminalden çıktık, şehir merkezine taksi ile veya otobüs ile gitmek mümkün, biz otobüsü tercih ettik.
Macao şehir merkezi Katolik Portekiz tarzı mimari özelliklerini taşıyor. Kocaman bir kilise, merdivenler, büyük bir meydan var. Bu antik ve gösterişli kilisenin adı St. Paul’s Cathedral’ di, gerçekten çok hoş bir bölgeydi, yakınlar da cafeler, restaurantlar ve meşhur markaların da olduğu mağazalar var. Ayrıca yine hemen yanı başında yer alan Mount Fortress’ e tırmanıp şehir manzarasını buradan resmetmek harikaydı.
Ayrıca yine iç içe olan bölgede yer alan şehrin ünlü meydanı ‘Senado Square’’ de sağlı sollu birçok yapıda sömürge zamanından kalan bir Koloniyel Tarzdaki Portekiz mimarisinin izlerini görmek mümkün.
Ama Macao denince ilk akla gelen çok fazla sayıda Casino’ lar, şehirde koca koca büyük oteller var ve neredeyse her birinde casino yani kumarhaneler mevcut. İçerileri de yabancı turistlerle doluydu.
Macao’ ya gezmek için günübirlik bir tur yeterli, sabah feribotla gelip akşam yine Hong Kong’ a feribotla dönüş yapılabilir. Tarihi ve turistik mekanlara yarım gün yetiyor, birkaç saat de casino turu ile gün noktalanabilir. Ama casinolar için gelenler mutlaka yeteri kadar tatmin olabileceklerdir.
Geliş noktası olarak ben Hong Kong dan feribot ile geldim ama Macao’ya farklı ulaşım imkanları da mevcut, uçak ile veya başka noktalardan yine feribot ile ulaşılabilir.